İzmir’deki Kolera Salgınlarına Dair Bazı Tespitler (1831-1916)
İsimleri ve ortaya çıktıkları dönemler farklı olmakla birlikte salgın hastalıklar tarih boyunca insan ölümlerinde önemli rol oynamıştır. Salgın hastalık denildiğinde akla ilk gelen şüphesiz vebadır. Bu durumun nedeni, vebanın Avrupa’da hüküm sürdüğü dönemde yarattığı tahribattır. Veba, 17. yüzyılın...
Saved in:
Main Author: | |
---|---|
Format: | Article |
Language: | English |
Published: |
Zehra Gençel Efe
2025-06-01
|
Series: | Darüşşifa İslam Tıp Tarihi Araştırmaları Dergisi |
Subjects: | |
Online Access: | https://dasitad.com/index.php/darussifa/article/view/84 |
Tags: |
Add Tag
No Tags, Be the first to tag this record!
|
_version_ | 1839636441092587520 |
---|---|
author | Erol Karcı |
author_facet | Erol Karcı |
author_sort | Erol Karcı |
collection | DOAJ |
description | İsimleri ve ortaya çıktıkları dönemler farklı olmakla birlikte salgın hastalıklar tarih boyunca insan ölümlerinde önemli rol oynamıştır. Salgın hastalık denildiğinde akla ilk gelen şüphesiz vebadır. Bu durumun nedeni, vebanın Avrupa’da hüküm sürdüğü dönemde yarattığı tahribattır. Veba, 17. yüzyılın sonlarından itibaren Batı Avrupa için bir sorun olmaktan çıkmıştır. İlerleyen süreçte onun yerini alacak olan kolera ise 1817’ye kadar Hindistan coğrafyasının mahalli bir hastalığı idi. Bu tarihten sonra Hindistan dışına da yayılan kolera, 19. yüzyılda büyük pandemiler yapmış ve çok sayıda insanın hayatını kaybetmesine neden olmuştur. Önemli ticaret yolları üzerinde bulunan Osmanlı Devleti ve onun Anadolu’ya açılan ticaret kapısı niteliğindeki İzmir, 19. yüzyılda birçok kolera salgını ile karşılaşmıştır. İzmir’de ilk kolera salgını 1831’de görülmüş ve çok sayıda can kaybına neden olmuştur. Bu salgına dair Avrupalı doktorların gözlemleri dikkat çekicidir. İzmir’in karşılaştığı ikinci kolera salgını ise 1848’de meydana gelmiş ve büyük paniğe neden olmuştur. Bu panik yaklaşık 50.000 kişinin şehri terk etmesine yol açmıştır. Kırım Savaşı’nın etkisiyle İzmir’e bulaşan kolera 1852-1859 yılları arasında yeni bir salgın dalgasına neden olmuştur. Ancak bu dönemdeki salgın sınırlı kalmıştır. Varlığı 6 Temmuz 1865’te resmen ilan edilen kolera ise başta Museviler olmak üzere şehrin bütün sakinleri arasında can kaybına neden olmuştur. Dönemin İzmir Valisi Mehmet Raşit Paşa, bu salgın sırasında başarılı hizmetlerde bulunmuştur. 1892-1895 yılları arasında neredeyse koleranın uğramadığı Osmanlı şehri yoktur. 1893 yılının yaz aylarında kolera İzmir’i bir kez daha ziyaret etmiştir. Hıfzıssıhha Başmüfettişi Bonkowski Paşa, incelemeler yapıp ve gerekli tedbirleri alması için İzmir’e gönderilmiştir. Onun tespitleri ve çalışmaları salgının önünün alınmasında etkili olmuştur. İzmir’deki kolera salgınları sırasında hayırseverlik ve insaniyet dolu bazı örnek davranışlar da görülmüştür. Ancak belirtilmesi gereken bir husus kolera salgınlarının şehrin demografik yapısına olduğu gibi ekonomisine de zarar verdiğidir. Çalışmamızda İzmir’de görülen belli başlı kolera salgınları hakkında ana hatlarıyla bilgiler vermek amaçlanmıştır. Ayrıca salgınlar sırasında dikkatimizi çeken bazı hususlara da yer verilmiştir. Çalışmamızda kaynak olarak konumuza ilişkin Osmanlı Arşiv belgeleri ve araştırma eserleri kullanılmıştır. |
format | Article |
id | doaj-art-6e2fdb8091a848c38e0fd4069c96ed7c |
institution | Matheson Library |
issn | 2822-4949 |
language | English |
publishDate | 2025-06-01 |
publisher | Zehra Gençel Efe |
record_format | Article |
series | Darüşşifa İslam Tıp Tarihi Araştırmaları Dergisi |
spelling | doaj-art-6e2fdb8091a848c38e0fd4069c96ed7c2025-07-07T19:06:48ZengZehra Gençel EfeDarüşşifa İslam Tıp Tarihi Araştırmaları Dergisi2822-49492025-06-0141415885İzmir’deki Kolera Salgınlarına Dair Bazı Tespitler (1831-1916)Erol Karcı0Çankırı Karatekin Üniversitesiİsimleri ve ortaya çıktıkları dönemler farklı olmakla birlikte salgın hastalıklar tarih boyunca insan ölümlerinde önemli rol oynamıştır. Salgın hastalık denildiğinde akla ilk gelen şüphesiz vebadır. Bu durumun nedeni, vebanın Avrupa’da hüküm sürdüğü dönemde yarattığı tahribattır. Veba, 17. yüzyılın sonlarından itibaren Batı Avrupa için bir sorun olmaktan çıkmıştır. İlerleyen süreçte onun yerini alacak olan kolera ise 1817’ye kadar Hindistan coğrafyasının mahalli bir hastalığı idi. Bu tarihten sonra Hindistan dışına da yayılan kolera, 19. yüzyılda büyük pandemiler yapmış ve çok sayıda insanın hayatını kaybetmesine neden olmuştur. Önemli ticaret yolları üzerinde bulunan Osmanlı Devleti ve onun Anadolu’ya açılan ticaret kapısı niteliğindeki İzmir, 19. yüzyılda birçok kolera salgını ile karşılaşmıştır. İzmir’de ilk kolera salgını 1831’de görülmüş ve çok sayıda can kaybına neden olmuştur. Bu salgına dair Avrupalı doktorların gözlemleri dikkat çekicidir. İzmir’in karşılaştığı ikinci kolera salgını ise 1848’de meydana gelmiş ve büyük paniğe neden olmuştur. Bu panik yaklaşık 50.000 kişinin şehri terk etmesine yol açmıştır. Kırım Savaşı’nın etkisiyle İzmir’e bulaşan kolera 1852-1859 yılları arasında yeni bir salgın dalgasına neden olmuştur. Ancak bu dönemdeki salgın sınırlı kalmıştır. Varlığı 6 Temmuz 1865’te resmen ilan edilen kolera ise başta Museviler olmak üzere şehrin bütün sakinleri arasında can kaybına neden olmuştur. Dönemin İzmir Valisi Mehmet Raşit Paşa, bu salgın sırasında başarılı hizmetlerde bulunmuştur. 1892-1895 yılları arasında neredeyse koleranın uğramadığı Osmanlı şehri yoktur. 1893 yılının yaz aylarında kolera İzmir’i bir kez daha ziyaret etmiştir. Hıfzıssıhha Başmüfettişi Bonkowski Paşa, incelemeler yapıp ve gerekli tedbirleri alması için İzmir’e gönderilmiştir. Onun tespitleri ve çalışmaları salgının önünün alınmasında etkili olmuştur. İzmir’deki kolera salgınları sırasında hayırseverlik ve insaniyet dolu bazı örnek davranışlar da görülmüştür. Ancak belirtilmesi gereken bir husus kolera salgınlarının şehrin demografik yapısına olduğu gibi ekonomisine de zarar verdiğidir. Çalışmamızda İzmir’de görülen belli başlı kolera salgınları hakkında ana hatlarıyla bilgiler vermek amaçlanmıştır. Ayrıca salgınlar sırasında dikkatimizi çeken bazı hususlara da yer verilmiştir. Çalışmamızda kaynak olarak konumuza ilişkin Osmanlı Arşiv belgeleri ve araştırma eserleri kullanılmıştır.https://dasitad.com/index.php/darussifa/article/view/84osmanlı devletikolerai̇zmir pandemisalgın hastalık |
spellingShingle | Erol Karcı İzmir’deki Kolera Salgınlarına Dair Bazı Tespitler (1831-1916) Darüşşifa İslam Tıp Tarihi Araştırmaları Dergisi osmanlı devleti kolera i̇zmir pandemi salgın hastalık |
title | İzmir’deki Kolera Salgınlarına Dair Bazı Tespitler (1831-1916) |
title_full | İzmir’deki Kolera Salgınlarına Dair Bazı Tespitler (1831-1916) |
title_fullStr | İzmir’deki Kolera Salgınlarına Dair Bazı Tespitler (1831-1916) |
title_full_unstemmed | İzmir’deki Kolera Salgınlarına Dair Bazı Tespitler (1831-1916) |
title_short | İzmir’deki Kolera Salgınlarına Dair Bazı Tespitler (1831-1916) |
title_sort | izmir deki kolera salginlarina dair bazi tespitler 1831 1916 |
topic | osmanlı devleti kolera i̇zmir pandemi salgın hastalık |
url | https://dasitad.com/index.php/darussifa/article/view/84 |
work_keys_str_mv | AT erolkarcı izmirdekikolerasalgınlarınadairbazıtespitler18311916 |