Afganistan'da Şiîliğin Tarihi Gelişimi: Kızılbaşlar ve Hazaralar
Makalemizin konusu olan Peşaver Geceleri (Şebhâ-yi Pîşâver) isimli kitabın yazarı Seyyid Muhammed Musevî, adı Afganistan, etnik ve mezhepsel çeşitliliğe sahip ve bu çeşitliliğin zaman zaman mücadelelere neden olduğu bir İslam ülkesidir. Şiîler ülkenin yaklaşık yüzde 15'ini oluşturmaktadır. Azın...
Saved in:
Main Author: | |
---|---|
Format: | Article |
Language: | English |
Published: |
Habip Demir
2025-06-01
|
Series: | Turkish Journal of Shiite Studies |
Subjects: | |
Online Access: | https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/4502836 |
Tags: |
Add Tag
No Tags, Be the first to tag this record!
|
Summary: | Makalemizin konusu olan Peşaver Geceleri (Şebhâ-yi Pîşâver) isimli kitabın yazarı Seyyid Muhammed Musevî, adı Afganistan, etnik ve mezhepsel çeşitliliğe sahip ve bu çeşitliliğin zaman zaman mücadelelere neden olduğu bir İslam ülkesidir. Şiîler ülkenin yaklaşık yüzde 15'ini oluşturmaktadır. Azınlık bir mezhep olan Şiîler, İsnâaşerî ve İsmâilî mezhepleri olarak ikiye ayrılmaktadır. İsmâilîler yüzde 2-3 civarındadır ve geri kalanı İsnâaşerîdirler. Hazaralar ve Kızılbaşların çoğunluğu İsnâaşerî olmakla birlikte aralarında Ehl-i Sünnet'e mensup gruplar da bulunmaktadır. Tarihte zaman zaman Şiî ve Sünnî topluluklar arasında çatışmalar yaşanmıştır. Şiî Hazara ve Şiî Kızılbaş toplulukları arasında da güç temelli mücadeleler olmuştur. Bazı araştırmacılar Hazaraların kökenine dayalı tahminlerde bulunarak Şia tarihini İlhanlı dönemi ile başlatırken, bazıları ise Kızılbaş Safevî ordusunun Afganistan'ı ele geçirdiği tarihle başlatmıştır. Bununla birlikte iki etnik unsurun tamamının ittifakla Şiî olmaması, ülkede İslami fetihlerin çok daha erken dönemlerde organize edilmiş olması ve Afganistan'da Şiî karakterli ilk olayların izlerine çok daha erken dönemlerde rastlanması, Şîa tarihine ilişkin her iki görüşü de şüpheli hale getirmektedir. Şîa tarihi üzerine yapılan çalışmalarda İsmâiliyye mezhebi ve diğer gulât Şiî fırkalar ile bunlara bağlı olarak ortaya çıkan isyan hareketlerinden bahsedilmemesi de yanlış tarihî tespitlere yol açmıştır. Nitekim Afganistanlı bazı Şii yazar ve araştırmacıların Şiî tarih anlatılarının yukarıdaki görüşlerden farklı olması bu çalışmanın gerekçelerinden biri olmuştur. Yazarları Şiî olan bu çalışmaların Afganistan'da Şîa tarihini Hz. Peygamber dönemine kadar geriye götürmelerinin amacı, henüz bir ayrışmanın dahi olmadığı bir dönemi göstererek kendilerinin, bölgenin en eski Müslüman toplulukları olduğunu göstermektir. Araştırmamızda, geçmiş tarihte bu topraklarda meydana gelen olaylar ve fikirler arasında bir bağlantı kurulmaya çalışılmıştır. Bu bağlamda Afganistan'da Şiîliğin tarihi, İslam Mezhepleri Tarihi disiplininin bir yöntemi olan zaman-mekân ve fikir-hadise bağlantısı sağlanarak incelenmiştir. Kronolojik bir anlatı takip edilmiştir. Bunda da bölgede hüküm süren devletlerin başlangıç ve bitiş tarihleri dikkate alınmış ve olaylar 1880 yılına kadar getirilmiştir. 1747'den 1880'e kadar olan tarihsel süreçte Şiî Kızılbaşlar ile Hazaralar arasında devletten yana ve devlete karşı olma anlamında kıyasıya mücadeleler yaşanmıştır. Sürecin, 1880 tarihiyle sonlandırılmasının nedeni, 1747'de temelleri atılan modern Afganistan'ın merkezileşmesinin 1880'de tamamlanması ve yeni toplumsal kırılmaların yaşanmaya başlamasıdır. |
---|---|
ISSN: | 2687-1882 |